Devrim Bostani

Taşkışla Bostan`ı özünde yıllardır yapılmaya çalışılan, yapılması istenen bir fikirdi. Gerek eğitmenler, gerek öğrenciler bu bostanın gerçekleşmesini istiyordu. Ortada çok da bir engel yoktu aslında, sadece bitki dikmek, meyve-sebze üretmek suç değildi, niye olsun? Bugüne kadar kalıcı şekilde gerçekleşmemesinin sebebi gerek planlama eksiklikleri, gerek bu planı gerçekleştirmek isteyenlerin sayısının yetersizliği veya motivasyon eksikliğiydi. Zamanında okulun permakültür kulübü bir bostan kurmuştu ama zamanla yeteri kadar ilgilenilmemesi ve üniversite yönetiminin “Bizim oraya planımız var” gibi söylemleri yüzünden vazgeçildi ama bostan fikri Taşkışlalıların aklından çıkmadı. Taşkışla bostanı, birçok üniversitede hatta itü’de bile olan kentsel üretim alanlarının parlak bir örneği olması amacıyla isteniyordu. Taşkışla kaderine terk edilmiş arka bahçesine bir karakter, Taşkışla’ya ve İTÜ`ye bir değer kazandırmak için önemli bir girişimdi. 19 mart ve sonrasındaki süreç, üniversitelilerin hakkını araması ve “özgür irade sahibi” olduğunu hatırlamasıyla Taşkışla içinde de çeşitli hareketlilikler oldu. Okulda sahip olunan değerlerin ve imkanların öğrencilerden saklanıyor veya öğrenciler yararına kullanılmıyor olması öğrencileri rahatsız ediyordu ve buna dair tepkiler öğrenci eylemleriyle beraber Taşkışla’da yankıyla yer buldu. 24 mart itibariyle taşkışlada forumlar alınmaya başladı. tutuklanan arkadaşlar, okulun yandaşlığı ve antidemokratikliği, haklar, bizi rahatsız eden her şeyi ve fikirlerimi konuşmaya ve bir olmaya başladık. Eylemlerin 1 veya 2. haftasıydı, ben arka bahçeye erişimimizin artması için çaba sarf etmeliyiz demiştim ve ortak kanı bunu düşünmek için erken ama zamanı gelince kesinlikle üstüne düşeceğimiz olduğuydu. Bir süre sonra tekrar bostan konusu açıldı ve girişimlere başladık. özellikle peyzaj mimarlığı hocaları, itü ve taşkışla öğrencileri DEVRİM BOSTANI/ DAYANIŞMA BOSTANI ismiyle Taşkışla’nın arka bahçesinde bir bostan kurulmaya başlandı. Bostanın başlangıcı tam olarak örgütlenmeye başlanılan 25 nisan sayılıyor. Devrim bostanı: eylemlerin, çabanın, değişimin ve en önemlisi emeğin bir temsili; dayanışmanın ve birlikteliğin meyve verdiğinin kanıtı olarak devrim yaratmasını istenılen bir oluşum ve hedeftir. Bostana girişilen anda üniversite yönetiminden kaş kaldıranlar ve bostandan söz bile edilmemesini isteyen yüksek makamlarda insanlar oldu. Fakat bilinmelidir ki, üniversiteyi, Taşkışla’yı değerli yapan öğrencileri ve okulun ruhudur. Taşkışla’nın DEVRİM BOSTANI herhangi bir dayatmaya, yasağa veya engele boyun eğmemenin gerekliliğini simgeleyecek ve sonunda temsiliyetinin sonuçlarıyla insanlığı besleyecektir.